Erteleme Davranışı - Öfke Duygusu
 

Erteleme Davranışı - Öfke Duygusu

Erteleme Davranışı - Öfke Duygusu


Birkaç öğrenci okul kantininde oturmuş hararetli hararetli konuşuyorlardı. Herkes kendi fikrini dile getiriyor, ses bazen yükseliyor bazen alçalıyordu. Bu durum uzaktan onları gözlemleyen sınıf öğretmeninin dikkatini çekti, kendine bir sandalye çekerek öğrencilerinin yanına oturdu. Çocukların kendi aralarında konuştukları sürekli bir şeyleri ertelemeleriydi. Ödevlerini, evde yapmaları gerekenleri, bireysel sorumluluklarını ya da basit bir şeyi sürekli ya yapılması gerekenden daha ileriki bir saate ya da güne ertelemekten şikayetçilerdi.

ERTELEME DAVRANIŞI:
Erteleme, yapılması gereken bir işten kaçınmadır.
NEDEN:
• Anlam eksikliği: Eğer bir iş size anlamlı gözükmüyorsa, o işe başlamak için yeterli motivasyonu bulmakta zorlanabilirsiniz.
• Mükemmeliyetçilik: Eğer gerçekçi olmayan, ulaşılmaz beklentileriniz varsa işinizi yaparken cesaretinizi kaybedebilirsiniz.
• Değerlendirilme kaygısı: Başkalarının yaptığınız işi değerlendirecek olması sizi kaygılandırabilir ve işinizi geciktirebilir.
• Belirsizlik: Sizden ne beklendiğinden tam olarak emin değilseniz çalışmaya başlamak zor olabilir.
• Bilinmezlik: Daha önce fikriniz olmadığı bir konuda çalışacaksanız ve o konuda ne kadar başarılı olacağınızı bilmiyorsanız başlamakta zorlanabilirsiniz.
• Görevle başa çıkma yetersizliği: Gerekli donanım ve bilgiye sahip olmadığınızı düşünüyorsanız o işten tamamen kaçabilirsiniz.

Erteleme ile Nasıl Başa Çıkılır?

Öncelikle neyi ertelediğinize dikkat etmelisiniz. Erteleme sizin için ne ifade ediyor? En çok neleri erteliyorsunuz?
-Programlı hareket etmeye çalışın. İşlerinizi sıraya koyun. Size ağır gelen şeyleri de kendi aralarında gruplara ayırabilirsiniz.
-Kendinizi sıkmayın, bunaltmayın. İşleri gözünüzde büyümeyin. Zira size zor gelen şeyler birçok kişiye de zor geliyor.
-Ertelediğiniz her sorumluluk ya da iş için daha fazla zaman kaybettiğinizin farkında olun. Yapmadığınız her iş size iki katı yük olarak geri dönecektir. Bu yüzden olumlu ve olumsuz liste yapabilir farkındalığınızı arttırabilirsiniz.
-Her işte herkes mükemmel olamaz. Kendinizle ilgili beklentilerinizde gerçekçi olun ve olgunluğun zamanla kazanılabileceğini bilin.
-Zaman yönetimi öğrenin.
-Kendinize zaman ayırın. İyi dinlendiğiniz takdirde erteleme davranışınız azalacaktır.
Sonsöz atalarımızın deyimiyle ‘Bugünün işini yarına bırakmayın’.


Öfke aslında sağlıklı, çoğu zaman hayvanların ve insanların yaşadığı doğal ve yapıcı bir duygudur. Ancak bireyler bazen öfkelerini farklı şekillerde ortaya koyup etrafa zarar verme şeklinde yıkıcı ve sanki kontrol edemiyormuşcasına yaşarlar. Bu durum ise kişilerin gündelik hayatlarını sekteye uğratır. Kişi ailesiyle, çocuklarıyla, kız veya erkek arkadaşıyla problemler yaşar ve belki bazen iş yerinden çıkarılma, işe gidememe gibi uyum bozuklukları da yaşarlar. Kısaca bu tür öfke deneyimleri yaşayan kişiler hem çevreyle uyum bozuklukları yaşarlar hem de kendilerine zaman zaman zarar verirler.
Öfkelenmemize neden olan çeşitli faktörler vardır. Bunları düşünsel süreçler, fizyolojik süreçler ve kültürel etkiler olarak öne sürebiliriz. Yıkıcı öfke dediğimiz duygu, bu faktörlerin bir ürünüdür.
Düşünsel süreçler :
• "Beni adam yerine koymuyorlar"
• "Hakkımı yediler ve yemeye devam ediyorlar" vb.
Aynı zamanda; karşı tarafı saldırı halinde algıladığımızda, kışkırtıldığımızı düşündüğümüzde, zaman zaman hayal kırıklıkları yaşadığımızda, stres altındayken, kendimizi ifade edemediğimiz zamanlarda öfke ortaya çıkar.
Fizyolojik nedenlere gelince, hormonlarımızın bize oynadığı bir oyun olarak karşımıza çıkabilir ya da öfke bazı rahatsızlıkların yan kolu olarak ta ortaya çıkabilir. Buna örnek vermek gerekirse; depresyon, bipolar bozukluk vb.
Kültürün etkisi ise şöyledir; özellikle ataerkil toplumlarda erkeklerin halk diliyle maço olması, zaman zaman öfkeli davranışlarda bulunması, normal görülen bir davranış türüdür.
Ancak neden herkes aynı olay olsa dahi; aynı ayarda öfkeli davranışlarda bulunmuyor. Olay aynı olsa da kişilerin verdiği öfke tepkileri birbirinden çok farklı olabiliyor. Bunun en önemli nedenlerinden biri; her kişinin olaylara bakış açısının farklı olmasıdır. Eğer bakış açımızı değiştirirsek davranışlarımızı da değiştirebiliriz.
Baş etme yolları
1. Düşünsel boyutu inceleme ve olaylara bakış açımızı değiştirmek için alternatif yollar arama
2. RelakTasyon dediğimiz gevşeme teknikleri bize bu konuda yardımcı olur
3. İletişim kurma becerilerini geliştirme ve bu konu üzerinde deneyim kazanma
4. Her ne kadar olaylardan uzak duramasak ta ve hoşumuza gitmeyen olaylarla karşılaşsakta; yine de kontrol gücümüzün bizde olduğunu fark etme ve öfkelenmemize vesile olan olaylardan uzak durma
5. Öfkelenmemize vesile olan bir problem varsa; buna yönelik mantıksal çözümler üretmek
Etiketler
Bir yorum yaz

Türkçe Terapi Garanti

100%

Memnuniyet Garantisi

Terapinin başarıyla tamamlayana kadar Türkçe Terapi ödemeleriniz bizimle güvende.